Su ve toprak yoluyla bulaşan bataklık ateşi, Kahramanmaraş merkezli 2 zelzelenin vurduğu 11 vilayette evsiz kalan afetzedelerin ve yardım vazifelileri ile gönüllülerin sıhhatini tehdit ediyor.
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Ata Nevzat Yalçın, sarsıntı bölgesinde dış ortamda kalan insanların, ‘bataklık ateşi’ olarak bilinen weil hastalığına maruz kalabileceğini belirterek, “Vahşi hayvanlarda, fare üzere kemirici hayvanlarda weil hastalığı görülebilir. Hastalık karaciğer, böbrek yetmezliğine neden olabilir” dedi.
SALGIN RİSKİ VAR
Leptospira cinsi bakteriyle enfekte olmuş hayvanın idrarıyla kirlenmiş su yahut toprağa temas edilmesiyle bulaşan hastalık, salgın riski de taşıyor.
Çadır ve konteyner üzere ortak hayat alanlarında kalabalık kümeler halinde yaşayan insanların bu bakteriye maruz kalmaları durumunda önemli bir halk sıhhati sorunu oluşacağını vurgulayan Yalçın, hastalığa karşı dikkatli olunması gerektiğini belirtti.
“BİR ORTADA YAŞAMANIN GETİRDİĞİ TEHLİKELİ HASTALIK RİSKLERİ VAR”
AÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ata Nevzat Yalçın, sarsıntı sonrası yıkım yaşayan 11 vilayette çadır kentler, konteyner kentler ve öbür toplu hayat alanlarının hastalık riski taşıdığını söyledi.
Salgın hastalıklar konusunda halkı uyaran Yalçın, bilhassa weil hastalığına dikkat çekti.
Bataklık ateşi olarak da bilinen weil hastalığı kalabalık halde birebir ortamda yaşanan durumlarda önemli risk oluşturuyor.
COVİD 19, ZATÜRRE, VEREM VE TENEFFÜS YOLU ENFEKSİYONLARINA DİKKAT
Prof. Dr. Yalçın, “En sık görülen hastalık, teneffüs yolu enfeksiyonları. Mevsim prestijiyle başta grip olmak üzere Covid-19 sorun yaratabilir. Zatürre olayları görülebilir. Uzun mühlet bir ortada kapalı alanda kalmanın getirdiği rahatsızlıklar olabilir. Öteki bir sorun de uzun mühlet bir ortada kalmak, tüberküloz riski taşıyor. Tıpkı yeri paylaşan bireyler ortasında verem hastalığı varsa bulaşma ihtimali yüksek. Teneffüs yolu enfeksiyonlarından korunmada maske kullanımı çok değerli. Ferdî hijyen ve el hijyenine dikkat edilmesi gerekir” biçiminde konuştu.
‘TİFO, KOLERA, DİZANTERİ, İSHAL ÜZERE RİSKLER VAR’
İnsanların kalabalık olarak bir ortada yaşadığı alanlarda hijyene çok kıymet verilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Yalçın, “El yıkamaya dikkat etmek gerekir. Yemek öncesi sonrası tuvalet gereksiniminin karşılanması sürecinde el hijyeni çok değerli. İkinci küme hastalık daha çok şartların yetersiz olduğu bölgede, tuvalet gereksiniminin karşılandığı yerlerin yetersizliği üzere durumlardan ötürü hijyene dayalı hastalıklar oluşabilir. Mide bağırsak sisteminde gelişebilecek hastalıklara dikkat edilmeli. Bölgede tifo, kolera, dizanteri üzere riskler olabilir. Virüslerin oluşturduğu ishal hadiseleri görülebilir.” dedi.
HİJYEN İHMAL EDİLMEMELİ
Hastaneye yatırılan hadiselerde dirençli bakteriler ile oluşan hastane enfeksiyonlarının görülebileceğini aktaran Prof. Dr. Yalçın, yara yeri enfeksiyonları, tetanoz, gazlı kangren üzere enfeksiyonların sıklığının artabileceğine de dikkat çekti.
Prof. Dr. Yalçın, güvenli gıda tüketmenin kıymetine vurgu yaparak “Beslenmeye dikkat edilmeli. Açık havada koruma edilip, pişirilen besinlerin bozulup bozulmadığını denetim etmek gerekir. Konserve ve hazır besin eserlerinin son kullanma tarihinin geçmemesine değer gösterilmeli. Teneffüs yolu, mide bağırsak sistemi rahatsızlıklarından korunmak için hijyen ve şahsî korunma çok kıymetli. Açıkta tutulan yiyeceklerden ötürü alana gelebilecek eklem bacaklı, küçük hayvanların yahut yırtıcı hayvanların oluşturabileceği hastalıklara dikkat edilmeli. Kuşkulu ısırıklarda kuduza karşı dikkat edilmeli” dedi.
HEPATİT A VE WEİL HASTALIĞI SALGIN TEHDİTİ OLUŞTURUYOR
Prof. Dr. Yalçın, kızamık, kızamıkçık, su çiçeği, kabakulak, bulaşıcı hastalıkların bir ortada yaşayan kalabalık kümeler ortasında yayılmasının süratli gelişeceğini söyleyerek salgın riskine karşı bölgeyi ve bölgeye gidip gelenleri uyardı.
Temiz olmayan su kaynakları ve bu sularla yıkanmış besinlerin Hepatit A virüsünün yayılması için büyük risk oluşturduğunu aktaran Prof. Dr. Yalçın, ‘bataklık ateşi’ olarak bilinen weil hastalığına karşı değerle ikazda bulundu.
‘PAKET SU TÜKETİN’
Paket su tüketilmesinin kıymetine vurgu yapan Prof. Dr. Yalçın, “Vahşi hayvanlardan, fare üzere kemirici hayvanlardan Weil hastalığı geçebilir. Hastalık karaciğer, böbrek yetmezliğine neden olabilir. Beşerler dış ortamda bulunduğu için, dış ortamda yaşayan yırtıcı hayvanların olumsuzluklarından etkilenebilir. Antibiyotikle tedavi edilebiliyor. Bilhassa yağmur suyu ve su birikintilerine dikkat edilmeli ve paket su tüketilmeli” sözlerini kullandı.
WEİL HASTALIĞI NEDİR?
Weil hastalığı, leptospira cinsi bakterilerin oluşturduğu bir hastalıktır. Domuz çobanı hastalığı, pirinç tarlası hastalığı, bataklık ateşi olarak da bilinen, Weil hastalığı ya da leptospiroz, 5-10 gün içerisinde sarılık, böbrek yetmezliği, hemoraji, hipotansiyon ve komaya kadar giden bulgulara neden olmaktadır.
Leptospiroz en çok yaz sonu, ilkbahar başında görülür.
En sık bulaşma yolu, mikrobun bulaşmış olduğu sularla temas sonucu derideki yaralardan, ağız, burun ve göz mukozalarından mikrobun alınması yoluyladır.
Hastalık enfekte olmuş hayvanın idrarıyla kirlenmiş su yahut toprağa temas edilmesiyle bulaşabilmektedir. Hasta hayvanın idrarının bulaştığı yerde bakteri haftalarca, hatta aylarca canlı kalabilir.
Yabani ve evcil hayvanlar bu bakteriyi taşıyabilmektedir. Bu hayvanlar ortasında sığırlar, atlar, köpekler, kemirgenler ve yabani hayvanlar yer almaktadır.